10641,05%-0,74
41,80% -0,06
48,48% -0,26
5485,47% 1,51
9042,20% 0,29
Savaş konusunda grubumuzda çok güzel yazılar yazıldı ve aydınlandık. Ben konuya bir başka cepheden bakmak istiyorum.
Dil cephesi. Malazgirt Savaşı'nda birbirini tanıma ve birlikte hareket etme olanağı bulan Türk boyları aynı dili yani Türkçeyi kullanmayı da başarmışlardır. Osmanlı Sarayı'nda 600 yıl kullanılmayan Türkçe Türk boylarının, Türkçe'ye sahip çıkan Karaman Oğlu Mehmet Bey gibi kişilerin, yazarların ve halk ozanlarının sayesinde günümüze kadar gelmiştir. Bu gelişmeleri Atatürk taçlandırarak Türk Dil Kurumunu ile Türk Tarih Kurumunu kurmuştur.
AKP döneminde birçok devlet kurumu gibi bu kuruluşlar önce güdükleştirilmiş, sonra da tamamen kapatılarak devre dışı bırakılmıştır. Dilimize ve tarihimize sahip çıkmak, Türkiye'nin güçlenmesine ve yaygın bir şekilde dünya çapında Türklerin ortak dili kullanmasına yardımcı olmuştur.
Dil, bir ulusun ses bayrağıdır. Bu bayrak elden düşürülürse, o ulusun geleceği de tehlikeye girer. Türk ulusunun üretim ve bilim toplumu olmasında ana taşıyıcı öge Türkçedir.
Yabancı dil öğrenilebilir ama, ana dilin yerine koyulamaz. Türkçe bilim dili olarak kullanıldığı zaman kendi ulusal yayınlarımızın ve varlığımızın zenginleşmesine sebep olur.
Günümüzde devlet yönetimine çöreklenen birçok Arap sevicinin Arapçaya bir kutsiyet katarak önem vermesi ve hatta bakan koltuğunda oturan ve oraya layık olmayan birisinin "Bundan böyle rüyalarınızı da Arapça göreceksiniz..." gibi düzeysiz açıklamada bulunması içimizi acıtıyor.
1071 Malazgirt ve 30 Ağustos Zafer Bayramları kutlu olsun. Amacımız 1071 Malazgirt Zaferini 2 sıraya koymak değil, cumhuriyete sahip çıkmayanların bu iki Zafer arasında ayrım yapmalarından duyduğumuz rahatsızlığı dile getirmektir.
Bazı siyasetçilerin kasıtlı olarak katılmadığı birçok ulusal bayramlar halkın büyük coşkusuyla kutlanmaktadır Cumhuriyet 7 büyük savaştan sonra çok büyük zorluklar içerisinde kurulmuştur. Bu savaşları kısaca özetlersek, 1856 Kırım, 1877 Osmanlı Rus,
1892 Yunan,
1911 Trablus,
1912 Balkan,
1914-18 Birinci Dünya Savaşı ve son olarak
1920-22 KURTULUŞ SAVAŞI. Bu savaşlardan yalnız sonuncusu olan Kurtuluş savaşımız zaferle sonuçlanmış ve Türkiye Cumhuriyeti Gazi Mustafa Kemal Atatürk silah arkadaşları ve kahraman Türk halkı sayesinde bugünkü görkemli coğrafyasında yerini alabilmiştir.
Av. Yalçın TURA
